logo

Sağlıklı ve mutlu günlere...

Hafif, ferah ve sağlıklı bir hayata ulaşmak için yardıma ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız; binlerce başarılı danışman ve yılların tecrübesiyle yanınızdayız.
Çalışma Saatlerimiz
Monday - Friday 09:00 - 17:00
Saturday - Sunday KAPALI
Galerimizden...

Pazartesi - Cumartesi 9.00 - 17.00 Pazar KAPALI

Turgut Özal Mahallesi 2167. Sokak No:3B Akkent 6 Twins B Blok No:46 Batıkent / ANKARA

Yukarı
Diyetisyen Merve KUŞCU / Makaleler  / Metioninden Fakir Diyet: Uzun Yaşam, Metabolizma ve Üreme Sağlığına Etkileri

Metioninden Fakir Diyet: Uzun Yaşam, Metabolizma ve Üreme Sağlığına Etkileri

Metionin Nedir?

Metionin, vücudun kendi başına üretemediği esansiyel bir amino asittir. Yani insan vücudu bu amino asidi üretemez. Besin yoluyla alınır. Metionin özellikle:

Kırmızı et (sığır, kuzu, domuz eti)

Balık (somon, ton balığı gibi)

Yumurta

Süt ve süt ürünleri (peynir, yoğurt gibi)

Bazı kuruyemişler (fındık)

Kurubaklagiller ‘de bulunur.

Yüksek Metionin Seviyelerinin Sağlık Üzerine Etkileri

Üreme Sağlığına Etkileri

Metionin, genlerin açılıp kapanmasını düzenleyen DNA metilasyonu süreçlerinde anahtar rol oynar. Bu süreç üreme sağlığı açısından kritik öneme sahiptir.

Oosit (yumurta) Kalitesi: Fazla metionin alımı, folat döngüsünü bozarak yumurta kalitesini olumsuz etkileyebilir. Kısıtlamanın kontrollü şekilde yapılması, özellikle ileri yaş kadınlarda oosit kalitesini artırabilir.

Erkek Üreme Sağlığı: Hayvan çalışmalarında, metionin kısıtlaması ile sperm hareketliliği ve kalitesinde iyileşme gözlenmiştir. Bu, oksidatif stresin azalmasıyla ilişkilidir.

Hormonal Denge: Kısıtlama, üreme hormonlarının daha dengeli çalışmasını sağlayabilir; fakat aşırı kısıtlama hormon dengesizliklerine ve doğurganlık sorunlarına yol açabilir.

Bu nedenle gebelik planlayan, tedavi gören veya hormon dengesizliği yaşayan bireylerin bu diyeti mutlaka diyetisyen ve hekim kontrolünde uygulaması gerekir.

Hatta, Metionin aminoasidinin diyetle yüksek miktarda alımı, homosistein düzeyini yükselterek preeklampsiye (gebelikte görülen tansiyon yükselmesi), spontan düşüklere, nöral tüp defektlerine, tekrarlayan gebelik kayıplarına neden olmaktadır. Gebelerde homosistein düzeyi yüksek tespit edildiğinde hiperhomosisteinemi olarak değerlendirilir. Bu gebelere folik asit (0.2-0.8 g), B12 vitamini (3-30 μg) ve B6 vitamini (2-6 mg) takviye edilmelidir. Eğer bu takviyelere rağmen gebenin homosistein düzeyleri düşmüyorsa gebeye metioninden sınırlı diyet uygulanmalıdır.

Bilişsel Bozukluk ve Hücre Yaşlanması

Hiperhomosisteinemi

Hiperhomosisteinemi, metiyonin metabolizmasından elde edilen kükürt içeren bir amino asit olan yüksek homosistein seviyeleri ile karakterize edilen bir durumdur. Homosistein normalde folat, B12 vitamini ve B6 vitamini dahil olmak üzere belirli vitaminler gerektiren bir süreçle metabolize edilir. Metioninden zengin bir diyet, özellikle bu vitaminlerdeki eksiklikler veya homosistein metabolizmasında yer alan enzimleri etkileyen genetik varyasyonlar nedeniyle bu metabolik yolun bozulması ile birleştirildiğinde, hiperhomosisteinemiye yol açar.

Yüksek metiyonin alımına ek olarak, hiperhomosisteineminin kendisi çeşitli organ sistemlerini etkileyebilir. Yüksek homosistein seviyeleri, ateroskleroz, arteriyel tromboz ve inme dahil olmak üzere kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir. Hiperhomosisteinemi ayrıca bilişsel bozukluk, Alzheimer hastalığı Parkinson hastalığı gibi nörodejeneratif hastalıklarla ilişkilendirilmiştir. Folat, B12 vitamini ve B6 vitamini takviyesi, eksiklikleri veya metabolizma bozukluğu olan bireylerde homosistein seviyelerini düşürmeye yardımcı olabilir.

Metioninden Zengin Diyet ve Hiperhomosisteineminin Yaşlanmanın Hücresel Mekanizmaları Üzerine Etkileri

Yaşlanma mekanizmaları, fizyolojik fonksiyonların kademeli olarak azalmasına ve yaşa bağlı hastalıklara karşı artan duyarlılığa yol açan hücresel süreçlerin karmaşık bir etkileşimini temsil eder. Son yıllarda yapılan araştırmalar, genel olarak diyet faktörlerinin ve özellikle metiyonin alımının yaşlanma süreci üzerindeki potansiyel etkisine ışık tutmuştur. Yüksek metiyonin alımı, hücresel homeostaz ve genel sağlık üzerinde zararlı etkilerle ilişkilendirilmiştir, yaşlanmanın çeşitli hücresel ve moleküler mekanizmalarını ve yaşa bağlı hastalıkların oluşumunu arttırır. 

 Oksidatif Stres ve Mitokondriyal Disfonksiyon

Oksidatif stres yaşlanmanın ayırt edici özelliğidir ve yaşa bağlı çeşitli hastalıkların patogenezinde rol oynar. Önemli olarak, yüksek metiyonin alımı artmış hücresel oksidatif stres ile ilişkilendirilmiştir. Tersine, diyet metiyonin kısıtlamasının zayıflatılmış oksidatif stres ile ilişkili olduğu gösterilmiştir. Yüksek metionin alımının ve hiperhomosisteineminin yaşlanmada oksidatif stresi şiddetlendirdiği mekanizmalar muhtemelen reaktif oksijen türlerinin (ROS) artan üretimi ile antioksidan sistemlerin onları nötralize etme yeteneğinin bozulması arasındaki dengesizliği içerir. Yüksek metiyonin alımı ve hiperhomosisteineminin mitokondriyal ROS üretimini artırdığına, diyet metiyonin kısıtlaması ise mitokondriyal oksidatif stresi azalttığına dair güçlü kanıtlar vardır.

Artan oksidatif stres, yaşlı hücrelerde DNA hasarı birikimine yol açar. Yüksek metiyonin alımı, DNA hasarının artmasına ve DNA onarım mekanizmalarındaki bozulmalara neden olabilir. Metiyonin metabolizması, DNA hasarına yol açabilecek reaktif oksijen türleri (ROS) ve reaktif azot türleri (RNS) üretir. Önemli bir B vitamini olan folat, DNA bakımı ve onarımında çok önemli bir rol oynar ve eksikliği, özellikle yüksek metiyonin alımı ile birleştirildiğinde DNA hasarını tetikleyebilir. Birikmiş DNA hasarı ve bozulmuş onarım mekanizmaları yaşlanma sürecini hızlandırabilir ve yaşa bağlı hastalık riskini artırabilir.

Metioninden Fakir Diyetin Kansere Olan Etkisi

Metioninden fakir diyetin en çok araştırıldığı alanlardan biri de kanser biyolojisi. Bunun temel nedeni, birçok tümör hücresinin metionin bağımlılığı göstermesidir.

Metionin Bağımlılığı Nedir?

Normal hücreler, metionin eksikliğinde bir süre metionini kendi içinde geri dönüştürerek yaşamaya devam edebilir. Ancak birçok kanser hücresi bu mekanizmayı verimli kullanamaz ve büyüyüp çoğalabilmek için sürekli dışarıdan metionin alımına ihtiyaç duyar. Bu duruma “metionin bağımlılığı” denir.

Araştırma Bulguları

Hayvan Modelleri: Farelerde yapılan çalışmalarda, metioninden fakir diyetin tümör büyümesini yavaşlattığı ve kemoterapi ile radyoterapinin etkinliğini artırdığı gözlemlenmiştir.

İmmünoterapilerle Kombinasyon: Bazı çalışmalar, bu diyetin bağışıklık sisteminin kanser hücrelerini tanıma ve yok etme kapasitesini artırabileceğini göstermektedir.

Bağırsak Mikrobiyotası Üzerine Etki: Metionin alımının kısıtlanması, bağırsak bakterilerinin bileşimini değiştirerek bağışıklık sisteminin daha etkili çalışmasına katkı sağlayabilir.

Hedeflenen Kanser Türleri

Metioninden fakir diyetin en çok araştırıldığı kanser türleri şunlardır:

Meme kanseri

Kolorektal kanser

Pankreas kanseri

Glioblastom (beyin tümörü)
Bu tümörlerde metionin bağımlılığının yüksek olduğu bulunmuştur.

İnsan Çalışmaları

İnsanlarda henüz bu diyet tek başına standart bir tedavi yöntemi değildir. Ancak pilot klinik çalışmalarda:

Metionin kısıtlamasının güvenli olduğu

Kanser tedavisine yanıt oranlarını artırabileceği

Yan etkileri tolere edilebilir düzeyde olduğu bildirilmiştir 

Önemli Not

Bu yaklaşım tedavi yerine geçmez; yalnızca destekleyici bir strateji olarak araştırılmaktadır. Uygulanması mutlaka onkoloji ekibi ve diyetisyen eşliğinde olmalıdır. Ayrıca aşırı kısıtlama bağışıklık sistemini zayıflatabileceğinden, dengeli bir plan şarttır.

Metionin Sınırlı Diyet Nasıl Olmalı?

Metiyonin kısıtlı diyet, hastaların enerji ve makro besin ihtiyaçlarını karşılamalıdır. Diyetteki metiyonin, hastanın plazma toplam homosistein düzeyine göre kısıtlanmalıdır (9−15 mg/kg), ancak diyetin protein içeriği toplam enerji gereksiniminin %10-11’inden az olmamalıdır.

Bitkisel gıdalara kıyasla hayvansal ürünlerin biyo yararlanımının daha yüksek olması nedeniyle, diyet proteininin yaklaşık %60’ı hayvansal kaynaklardan gelmelidir. Diyetteki her besinin metiyonin içeriği, ulusal beslenme veri tabanları kullanılarak hesaplanmalıdır.

Metiyonin içeriğine göre her gıda grubunun porsiyon büyüklüklerini standartlaştırmak için her hasta için bir değişim listesi hazırlanmalıdır. Özellikle et ve et ürünleri, kümes hayvanları, deniz ürünleri ve süt ürünleri sınırlandırılmalıdır.

Bir besinin yağ içeriği metiyonin içeriğiyle ters orantılı olduğu için, tam yağlı süt ürünleri, kümes hayvanlarının but kısımları, deniz ürünleri grubundan levrek ve somon, ceviz ve badem gibi yağlı gıdalar tavsiye edilebilir. Ancak, hastanın diğer sağlık sorunları da göz önünde bulundurulmalıdır.

Metionin Sınırlı Örnek Diyet Listesi (60 kg Biri İçin) (720 mg metiyonin)

Kahvaltı

1 dilim tam buğday ekmeği

2 parmak kalınlığında beyaz peynir

1 haşlanmış yumurta

2 bütün ceviz

Domates, salatalık söğüş

Ara Öğün

1 orta boy elma veya armut

10 adet badem

Öğle

1 kepçe mercimek çorbası

5-6 yemek kaşığı zeytinyağlı fırında karışık sebze

3 kaşık pirinç pilavı

30 gram ızgara somon

Ara Öğün

1 avuç kabak çekirdeği

3 adet kuru kayısı

Akşam

Sebzeli karabuğday pilavı (6 kaşık karabuğday + istenilen sebzeler)

30 g ızgara hindi veya tavuk

Bol yeşillikli salata (zeytinyağı + limon sos)

2 kaşık yoğurt

Gece

1 küçük muz

1 çay bardağı kefir

KAYNAKÇA

https://www.researchgate.net/profile/Handan-Akalin/publication/327436385_UREME_SAGLIGINA_BESLENMENIN_ETKISI/links/6494f24395bbbe0c6ee92411/UeREME-SAGLIGINA-BESLENMENIN-ETKISI.pdf?__cf_chl_tk=YaZV3XBK3mr9mr91NB.Hk14Ogpel_rWztxyEVFNEjbg-1758022552-1.0.1.1-T8hj745HRhMBf71FX0GLAwgQi.KoLfT_qacsTkvKcjA

https://doi.org/10.3390/nu15214662

https://www.nature.com/articles/s41586-019-1437-3

DOI: 10.1111/j.1474-9726.2006.00220.x

DOI: 10.1186/s12885-021-08123-whttps://www.gorm.com.tr/index.php/GORM/article/view/240/169

Merve Kuşcu

No Comments

Sorry, the comment form is closed at this time.